Bu nedenle, kritik seçim bölgelerinde ana muhalefetin ve en güçlü muhalif adayların, muhalif seçmeni ikna edip kendi çevresinde toparlayabilmeleri önem kazanıyor. Sonuçta muhalif seçmen, muhalefet partilerinin merkezde beceremediği işbirliklerini, yerel seçim çevrelerinde o seçim çevresinin koşullarını ve yerel dinamiklerini dikkate alarak kullanacağı bilinçli oylarla başarabilir. MUHALİF SEÇMENİN SORUMLULUĞUİktidar bloku partileri, muhalefetin kendi içindeki ayrışmaları kaşıyarak muhalefeti olabildiğince dağıtmayı ve sandıktan kendilerinden yana bir sonuç çıkarmayı hedefliyor. Bu senaryolar, büyükşehirlerde muhalefet adına oldukça kritik gelişmeler yaşanabileceğini gösteriyor. ***SEÇİM SENARYOLARIMuhalefet partilerinin neredeyse tüm seçim çevrelerinde kendi adayları ile ayrı ayrı seçime girmesinin, muhalefet saflarındaki etkilerini araştıran İzmirli araştırmacı-analist Mehmet Günal Ölçer, Polimetre adına yaptığı analizlerde ilginç sonuçlar ortaya koyuyor. Muhalefet partilerinin masada yapamadıkları işbirliğini, seçmen sahada ve sandıkta başarabilir. Merkezdeki bu birliktelik, CHP’de bütünleşmeyi beraberinde getirmiş. ",. Geçtiğimiz 14-28 Mayıs genel seçimlerinde, seçmenin karşısına ortak hedeflerle çıkan muhalefet partilerinin önemli bölümü, 31 Mart 2024 yerel seçimi öncesinde bu hedefleri unutmuş ve ortak paydadan uzaklaşmış bir görüntü sergiliyor. SANDIKTA İŞBİRLİĞİÖyle anlaşılıyor ki sonuçta iş yine muhalif seçmene düşecek. Başta İstanbul ve Ankara seçimleri olmak üzere, birçok büyükşehir seçim çevresinde, daha önce İyi Parti ve DEM Parti lehine tercihte bulunmuş seçmenlerin, alacakları tutumlar ve oy tercihleri belirleyici olacak. Mayıs 2023 cumhurbaşkanı ve genel seçiminin sonuçlarıyla moral bozukluğu yaşayan muhalefet, oldukça dağınık bir tabloyla yerel seçime hazırlanıyor. Mayıs genel seçimlerindeki veriler dikkate alınarak hazırlanan analizlerde, büyükşehir belediyeleri olası farklı senaryolar düşünülerek masaya yatırılıyor. Sözün özü; muhalif seçmeni, 31 Mart’ta tarihi bir görev ve sorumluluk bekliyor. Bu ilçeler başta olma üzere, daha birçok ilçede seçimin kazanılacağı ve yeni dönemde Manisa’da CHP’li belediyelerin sayısının artacağı iddia ediliyor. Yine geçmişte Balaban’ın rakibi olan eski il gençlik kolu başkanlarından Gülşah Durbay da Şehzadeler ilçesinin adayı. Geçmiş dönemlerde uzun sürelerle il başkanlığı yapan Semih Balaban, önseçimden çıkarak merkezdeki Yunus Emre ilçesinin adayı oldu. Bu durum, doğal olarak muhalif seçmeni kaygılandırıyor. Manisa Büyükşehir Belediyesi adayı Ferdi Zeyrek, partinin son il başkanıydı. Akhisar’da Besim Dutlulu, Alaşehir’de Ahmet Öküzcüoğlu, Saruhanlı’da Zeki Bilgin ve Turgutlu’da Çetin Akın yeniden aday gösterilmişler. Ferdi Zeyrek’le Manisa büyükşehirde iddialı olan CHP, Salihli’de Mazlum Nurlu ve Sarıgöl’de Tahsin Akdeniz’le seçime alabildiğine asılıyor. CHP lideri Özgür Özel, İzmir’de geniş kapsamlı değişim yaparken memleketi Manisa’da mevcut partili başkanların tamamını korumuş. Muhalefet partilerinin yerel seçimde işbirliği yapamaması ve her seçim bölgesinde ayrı adaylarla seçime katılmaları, sonuçta iktidarın işine yarayabilir. ***CHP, MANİSA’DA BÜTÜNLEŞMİŞAna muhalefet partisi CHP’nin Manisa adayları, geçtiğimiz hafta sonu düzenlenen bir etkinlikle kamuoyuna tanıtıldı. İzmir’de büyükşehiri büyük olasılıkla CHP’nin kazanacağını ileri süren Ölçer, yeni oluşan koşullarda CHP’nin İzmir’de 23 ilçeyi kazanmasının kesin, 7 ilçeyi kazanmasının da yüksek olasılık olduğunu vurguluyor. İktidar karşıtı olan seçmen, sandıkta iktidarı geriletme hedefini öne çıkararak, tercihini en güçlü muhalif adayda toplayıp birleştirebilir. Ancak muhalif seçmen, sandıkta bilinçli davranarak ve stratejik oy kullanarak bu oyunu bozabilir. Muhalefetin çok sayıda adayla seçime girmesinin, muhalefete kaybettirebileceğinden endişe ediliyor. Böylece, başta büyük şehirler olmak üzere muhalefetin elinde olan belediyeler korunduğu gibi, bunlara yenileri de eklenebilir. Genel seçimlerde ortak bir masada buluşabilmiş ve yan yana durabilmiş muhalif partiler, bu kez ayrı adaylarla seçime katılıyorlar. CHP’nin yeni genel başkanı Özgür Özel’in seçim çevresi olması nedeniyle, öyle görünüyor ki Manisa bu seçimin ilgi odağı olacak ve dikkatleri üstünde toplayacak. Muhalefet adına kazanma şansı en yüksek ve en güçlü adaylara sahip ana muhalefet CHP, yerel seçim stratejisini bu yaklaşımla oluşturabilir. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in seslendirdiği, her seçim çevresinde yerel işbirliklerini temel alan “Türkiye ittifakı”, bir anlamda tabanda ve sandıkta böylesi bir ortaklaşmayı içeriyor. Biz, var olan siyasal gerçekliklerin, muhalif seçmene bu sorumluluğu yüklediğini düşünüyoruz.
Manisa Büyükşehir Belediyesi adayı Ferdi Zeyrek, partinin son il başkanıydı. Bu durum, doğal olarak muhalif seçmeni kaygılandırıyor. ***CHP, MANİSA’DA BÜTÜNLEŞMİŞAna muhalefet partisi CHP’nin Manisa adayları, geçtiğimiz hafta sonu düzenlenen bir etkinlikle kamuoyuna tanıtıldı. Sözün özü; muhalif seçmeni, 31 Mart’ta tarihi bir görev ve sorumluluk bekliyor. İzmir’de büyükşehiri büyük olasılıkla CHP’nin kazanacağını ileri süren Ölçer, yeni oluşan koşullarda CHP’nin İzmir’de 23 ilçeyi kazanmasının kesin, 7 ilçeyi kazanmasının da yüksek olasılık olduğunu vurguluyor. İktidar karşıtı olan seçmen, sandıkta iktidarı geriletme hedefini öne çıkararak, tercihini en güçlü muhalif adayda toplayıp birleştirebilir. Böylece, başta büyük şehirler olmak üzere muhalefetin elinde olan belediyeler korunduğu gibi, bunlara yenileri de eklenebilir. Muhalefetin çok sayıda adayla seçime girmesinin, muhalefete kaybettirebileceğinden endişe ediliyor. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in seslendirdiği, her seçim çevresinde yerel işbirliklerini temel alan “Türkiye ittifakı”, bir anlamda tabanda ve sandıkta böylesi bir ortaklaşmayı içeriyor. Mayıs 2023 cumhurbaşkanı ve genel seçiminin sonuçlarıyla moral bozukluğu yaşayan muhalefet, oldukça dağınık bir tabloyla yerel seçime hazırlanıyor. Ferdi Zeyrek’le Manisa büyükşehirde iddialı olan CHP, Salihli’de Mazlum Nurlu ve Sarıgöl’de Tahsin Akdeniz’le seçime alabildiğine asılıyor. Bu ilçeler başta olma üzere, daha birçok ilçede seçimin kazanılacağı ve yeni dönemde Manisa’da CHP’li belediyelerin sayısının artacağı iddia ediliyor. Bu nedenle, kritik seçim bölgelerinde ana muhalefetin ve en güçlü muhalif adayların, muhalif seçmeni ikna edip kendi çevresinde toparlayabilmeleri önem kazanıyor. ***SEÇİM SENARYOLARIMuhalefet partilerinin neredeyse tüm seçim çevrelerinde kendi adayları ile ayrı ayrı seçime girmesinin, muhalefet saflarındaki etkilerini araştıran İzmirli araştırmacı-analist Mehmet Günal Ölçer, Polimetre adına yaptığı analizlerde ilginç sonuçlar ortaya koyuyor. Başta İstanbul ve Ankara seçimleri olmak üzere, birçok büyükşehir seçim çevresinde, daha önce İyi Parti ve DEM Parti lehine tercihte bulunmuş seçmenlerin, alacakları tutumlar ve oy tercihleri belirleyici olacak. Genel seçimlerde ortak bir masada buluşabilmiş ve yan yana durabilmiş muhalif partiler, bu kez ayrı adaylarla seçime katılıyorlar. CHP’nin yeni genel başkanı Özgür Özel’in seçim çevresi olması nedeniyle, öyle görünüyor ki Manisa bu seçimin ilgi odağı olacak ve dikkatleri üstünde toplayacak. ",. Ancak muhalif seçmen, sandıkta bilinçli davranarak ve stratejik oy kullanarak bu oyunu bozabilir. Geçmiş dönemlerde uzun sürelerle il başkanlığı yapan Semih Balaban, önseçimden çıkarak merkezdeki Yunus Emre ilçesinin adayı oldu. Muhalefet adına kazanma şansı en yüksek ve en güçlü adaylara sahip ana muhalefet CHP, yerel seçim stratejisini bu yaklaşımla oluşturabilir. SANDIKTA İŞBİRLİĞİÖyle anlaşılıyor ki sonuçta iş yine muhalif seçmene düşecek. CHP lideri Özgür Özel, İzmir’de geniş kapsamlı değişim yaparken memleketi Manisa’da mevcut partili başkanların tamamını korumuş. MUHALİF SEÇMENİN SORUMLULUĞUİktidar bloku partileri, muhalefetin kendi içindeki ayrışmaları kaşıyarak muhalefeti olabildiğince dağıtmayı ve sandıktan kendilerinden yana bir sonuç çıkarmayı hedefliyor. Merkezdeki bu birliktelik, CHP’de bütünleşmeyi beraberinde getirmiş. Yine geçmişte Balaban’ın rakibi olan eski il gençlik kolu başkanlarından Gülşah Durbay da Şehzadeler ilçesinin adayı. Muhalefet partilerinin yerel seçimde işbirliği yapamaması ve her seçim bölgesinde ayrı adaylarla seçime katılmaları, sonuçta iktidarın işine yarayabilir. Mayıs genel seçimlerindeki veriler dikkate alınarak hazırlanan analizlerde, büyükşehir belediyeleri olası farklı senaryolar düşünülerek masaya yatırılıyor. Sonuçta muhalif seçmen, muhalefet partilerinin merkezde beceremediği işbirliklerini, yerel seçim çevrelerinde o seçim çevresinin koşullarını ve yerel dinamiklerini dikkate alarak kullanacağı bilinçli oylarla başarabilir. Akhisar’da Besim Dutlulu, Alaşehir’de Ahmet Öküzcüoğlu, Saruhanlı’da Zeki Bilgin ve Turgutlu’da Çetin Akın yeniden aday gösterilmişler. Bu senaryolar, büyükşehirlerde muhalefet adına oldukça kritik gelişmeler yaşanabileceğini gösteriyor. Muhalefet partilerinin masada yapamadıkları işbirliğini, seçmen sahada ve sandıkta başarabilir. Biz, var olan siyasal gerçekliklerin, muhalif seçmene bu sorumluluğu yüklediğini düşünüyoruz. Geçtiğimiz 14-28 Mayıs genel seçimlerinde, seçmenin karşısına ortak hedeflerle çıkan muhalefet partilerinin önemli bölümü, 31 Mart 2024 yerel seçimi öncesinde bu hedefleri unutmuş ve ortak paydadan uzaklaşmış bir görüntü sergiliyor.